Kayıtlar

2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

School Of Rock

Merhabalar, bu seferki blog yazım, bana çok ilginç gelen daha sonra diziye dönüştürülmüş bir film hakkında. İsmi "School Of Rock". Bu ismin tam Türkçe karşılığı Rock Okulu olsa da, film Hababam Rock ismiyle lanse edilmiş. Dizi versiyonunun ise Türkçe karşılığı bulunmuyor. Bu seri, aslında öğretmen olmayan Dewey Finn isimli birinin, ev arkadaşı Ned Schneebly'e gelen bir telefonda ev arkadaşıymış gibi davranıp ona teklif edilen bir yedek öğretmenlik işini para ihtiyacı dolayısıyla kabul etmesi üzerine başından geçenler hakkında. Üstelik Texas eyaletinin en iyi özel okullarından birinde! Dewey, hayatını rock müzik üzerinde şekillendirmiş bir gitaristtir. Ancak fazla içki içmenin etkisiyle yaptığı taşkınlıklar ve fazla hava atması sebebiyle içinde bulunduğu gruptan atılır, tam da eyaletin en önemli müzik yarışması olan "Battle Of The Bands" (Grupların Savaşı) e katılıp kazanarak 20.000 dolarlık büyük ödülü almanın planlarını yaparken. Az önce hava atmak dedim, bunu

Son Saniye

Resim
Yeniden merhabalar. Bugün daha en baştan sizden özür dilemek istiyorum.Yazımın çok kısa olacağını düşündüğümden dolayı. Zira, bugün yaşadığım talihsizlikler an itibariyle etkisini arttırarak devam ediyor. Size şöyle ifade edeyim, dün gece ( aslında bugün oluyor hatta ) ödev yoğunluğundan dolayı yatağa girişim saat 1'i bulmuştu. Bu sebeple, blog yazma işini öğle teneffüsüne bırakmam gerekti. Birtakım teknik sebeplerden dolayı, blog hesabıma sadece bilgisayarlardan erişebiliyorum. Şanslıyım ki, okulun kütüphanesinde bunlardan bolca var. Ancak Murphy Kanunları her zamanki gibi sinir bozucu bir şekilde devreye girdiler. Önce, yemekhane sırasında tahmin ettiğimden en az 10 dakika fazla zaman kaybettim, sıraya biz öğrencilerin tabiriyle ''kaynamaya'' çalışan 10. Sınıf arkadaşlarımız sağolsunlar. Yemekhaneden yemek yemeden çıktım. Blog yazmaya olabildiğince fazla zaman ayırmak istiyordum. Buna burada değinmek zorundayım: Kendimi sevgili arkadaşım Mehmet Köseoğlu ile yaratt

Okumaya değecek bir macera

Herkese yeniden merhaba! Okuyanlar hatırlayacaktırlar, bir önceki yazımda size şu ana kadar başımdan geçen birkaç ilginç olaydan bahsedeceğimi söylemiştim. İşte bu yazının yazılış sebebi de budur. Aslında şöyle, şu ana kadar o kadar fazla ilginç, değişik,güzel olay yaşadım ki, bu yazımda hangilerine yer versem bilemiyorum. Ama hadi şöyle bir başlangıç yapalım. Sanırım bundan bir 5 sene kadar önceydi. 4. sınıf falandım. 2005'ten o zamana kadar ve o zamandan sonra olan her sene yaptığımız gibi, ilk 2 buçuk senemi geçirdiğim canım memleketim Mersin'e gitmiştik. Önceki yazımda bahsetmişmiydim hatırlamıyorum ama benim yolculuk konusunda biraz takıntım vardır, biraz demek hafife almak olur aslında. İşte biz de Mersin'in yaylaları arasında geziniyorduk. İplik kalınlığında yollardan geçiyorduk. Sonra, bir anda ormanın arasında yolun daha da daraltıldığını gördük. Yolun sağ tarafına yol boyunca bir çukur kazılmış ve kenarı da kayalarla çevrilmişti. Virajı aldıktan hemen sonra karşım

Okumaya değecek bir macera

Herkese yeniden merhaba! Okuyanlar hatırlayacaktırlar, bir önceki yazımda size şu ana kadar başımdan geçen birkaç ilginç olaydan bahsedeceğimi söylemiştim. İşte bu yazının yazılış sebebi de budur. Aslında şöyle, şu ana kadar o kadar fazla ilginç, değişik,güzel olay yaşadım ki, bu yazımda hangilerine yer versem bilemiyorum. Ama hadi şöyle bir başlangıç yapalım. Sanırım bundan bir 5 sene kadar önceydi. 4. sınıf falandım. 2005'ten o zamana kadar ve o zamandan sonra olan her sene yaptığımız gibi, ilk 2 buçuk senemi geçirdiğim canım memleketim Mersin'e gitmiştik. Önceki yazımda bahsetmişmiydim hatırlamıyorum ama benim yolculuk konusunda biraz takıntım vardır, biraz demek hafife almak olur aslında. İşte biz de Mersin'in yaylaları arasında geziniyorduk. İplik kalınlığında yollardan geçiyorduk. Sonra, bir anda ormanın arasında yolun daha da daraltıldığını gördük. Yolun sağ tarafına yol boyunca bir çukur kazılmış ve kenarı da kayalarla çevrilmişti. Virajı aldıktan hemen sonra karşım

Giriş

Merhabalar, ben Kaan Karataş.İstanbul Saint Joseph Lisesi'nde Hazırlık B sınıfında öğrenciyim. Bu bloğu bana okulum tarafından verilen bir proje olarak başlatıyorum. Önümüzdeki Haziran ayına kadar olan 8 aylık süreçte başımdan geçen ilginç olayları anlatmak için bir günlük işleviyle veya gezi yazıları yazmak için bir defter olarak kullanacağım burayı. Sonrasında ise kim bilir, belki de bloğum çok  beğenilir ve devam eder ya da ben blog yazmaya çok alışırım ve ben devam ettiririm. Her neyse, normal koşullar altında, bu yazının altına bir de hikaye yazarak paylaşmayı planlıyordum, sadece bir giriş paragrafı olmasından ziyade, şu ana kadarki 13 senelik hayatımın hatırladığım son 5-6 senesindeki ilginç olayların bir derlemesini de içermesini istiyordum. Ancak bloğu açarken yaşadığım bir sorun sebebiyle çok zaman kaybettim. Merak etmeyin, kalan kısmı da yakın bir zamanda mutlaka paylaşacağım, zira şimdiden blog yazmanın eğlencesine kapılmış ve buna hayran kalmış durumdayım. Şimdilik siz